Milletvekilinin trafik polisine yaklaşımının saygısızca olduğunu belirten Ahmet Hakan, " Bu milletvekilliğinde ne var acaba? Şairleri bile nobranlaştırıyor!" ifadelerini kullandı.
Ahmet Hakan'ın yazısı şöyle:
Şairi bile nobranlaştıran milletvekilliği koltuğu
Bir arkadaşım vardı.
Şiir yazardı. Şairdi yani.
Siyasete girdi. Milletvekili oldu.
Hiç unutmuyorum:
Bir sohbet sırasında bir trafik polisiyle yaşadığı bir olayı anlatmıştı.
Trafik polisi, “Aracınızı buraya park edemezsiniz” demiş.
O da buna karşılık arabasının anahtarını polisin suratına fırlatıp, “Al sen park et o zaman” demiş.
Kendisine şöyle çıkışmıştım:
“Polise kibarca milletvekili olduğunu, bir toplantıya yetişmen gerektiğini söyleseydin. Adam seni tanımak zorunda mı? Surata anahtar fırlatmak da nedir? Bir de şair olacaksın”
Trafik polisleriyle tartışan milletvekilleri görüntülerine maruz kalıyoruz son günlerde.
Görüntülerin kaydedilmesi, kaydedilen görüntülerin sağa sola servis edilmesi, milletvekili arabalarını durdurmaya yönelik iştah...
Bunların tümünde sorunlar var, kabul.
Ama asıl sorun, milletvekilinin polise karşı takındığı tutumdaki kabalıkta.
Şöyle bir bakıyoruz duruma:
- Yaklaşım saygısız.
- Üslup hakaret içeriyor.
- Davranış kibirli ve aşağılayıcı.
Bu milletvekilliğinde ne var acaba?
Şairleri bile nobranlaştırıyor!